Üye ol

arkadas.biz ile ilgili en iyi teklifleri ve güncellemeleri alın.

― Advertisement ―

spot_img

Mülakatlarda En Çok Sorulan Sorular ve Nasıl Cevaplanmalı?

İş görüşmesine girmeden önce çoğumuz aynı şeyi düşünür: “Ya bana beklemediğim bir soru sorarlarsa?”Aslında çoğu mülakat birbirine benzer. İK uzmanlarının en sık sorduğu sorular...
Ana Sayfaİş Hayatında İletişimEn Zayıf Yönünüz Nedir?" Mülakat Sorusuyla Karşı Tarafı Etkilemenin Sırrı

En Zayıf Yönünüz Nedir?” Mülakat Sorusuyla Karşı Tarafı Etkilemenin Sırrı

Mülakat odasındaki o an… Her şey yolunda giderken, görüşmeci hafifçe öne eğilir ve o meşhur, o tuzaklarla dolu soruyu sorar: “Peki, en zayıf yönünüz olarak neyi söylersiniz?”

Bir anda zihninizde kırmızı alarmlar çalmaya başlar. Dürüst olup gerçekten bir zayıflığınızı söyleseniz elenir misiniz? Yoksa klişe bir cevap verip samimiyetsiz mi görünürsünüz?

Öncelikle şu klasik, anında elenmenize neden olabilecek cevapları bir kenara bırakalım: “Ben biraz mükemmeliyetçiyimdir.”, “Çok fazla çalışırım.”, “İşime kendimi fazla adarım.” Bunlar artık o kadar bayatladı ki, karşınızdaki İK uzmanı için sadece “Bu aday bana dürüst cevap vermiyor ve internetten ezberlediği bir cevabı sunuyor” anlamına gelir.

Peki sır nedir? Sır, bu sorunun aslında sizin zayıflığınızı öğrenmek için sorulmadığını anlamaktır. Bu soru; sizin öz farkındalığınızı, kendinizi geliştirme yeteneğinizi ve dürüstlüğünüzü ölçen bir karakter testidir. Ve bu testi geçmenin kanıtlanmış, üç adımlı bir formülü vardır.

1. Adım: Gerçek Ama Zararsız Bir Zayıflık Belirleyin. Evet, gerçek bir zayıflık. Ama işin temel yetkinliklerine zarar vermeyen bir zayıflık. Örneğin, bir muhasebeci “rakamlarla aram pek iyi değil” dememeli. Ancak, geçmişte yaşadığınız ve üzerinde çalıştığınız bir beceri eksikliği olabilir.

  • Örnekler: “Kariyerimin başlarında, topluluk önünde konuşurken oldukça heyecanlanıyordum.”, “Bazen bir projeye o kadar odaklanıyorum ki, delegasyon yapmak yerine her şeyi kendim yapma eğiliminde olabiliyorum.”, “Geçmişte, aynı anda birden fazla iş geldiğinde önceliklendirme konusunda zorlanabiliyordum.”

2. Adım: Onu Nasıl Aştığınızı veya Yönettiğinizi Anlatın (Hikayenin Kahramanı Sizsiniz). Zayıflığı söyledikten sonra hemen onu nasıl çözdüğünüzü gösteren somut bir eylemden bahsedin. Bu, sizin pasif bir kurban değil, aktif bir problem çözücü olduğunuzu gösterir.

  • Örnek (Devamı): “…bu yüzden şirketimin de desteğiyle bir hitabet kursuna katıldım ve sunum teknikleri üzerine çalıştım.”, “…bu durumu fark ettiğimde, ekibimle daha verimli çalışmak için proje yönetimi araçlarını (Asana, Trello gibi) daha etkin kullanmayı öğrendim ve görev delegasyonu üzerine kendimi geliştirdim.”, “…bu sorunu aşmak için, her sabah güne başlarken ‘Eisenhower Matrisi’ gibi önceliklendirme tekniklerini kullanarak günümü planlamayı bir alışkanlık haline getirdim.”

3. Adım: Pozitif Bir Sonuçla Bitirin (Dönüşüm). Hikayeyi, bu zayıflığın artık sizin için bir gelişim alanına dönüştüğünü göstererek tamamlayın.

  • Örnek (Devamı): “…Şimdi düzenli olarak ekip toplantılarında sunum yapmaktan keyif alıyorum.”, “…Bu sayede hem kendi iş yükümü azalttım hem de ekibimdeki arkadaşlarımın yeni sorumluluklar alarak kendilerini geliştirmelerine olanak sağladım.”, “…Bu yöntem sayesinde artık en yoğun günlerde bile en önemli işleri atlamadan günü tamamlayabiliyorum.”

Gördüğünüz gibi, bu formülle yaptığınız şey zayıflığınızı saklamak değil; onu bir öz farkındalık, gelişim ve başarı hikayesine dönüştürmektir. İşte bu, sizi diğer adayların önüne geçirecek olan imzadır.